Öncelikle konuya markalaşma ile başlarsak markalaşma herhangi bir firma dendiği zaman akla gelen öğeler, o firmanın kişiliği vs. gibi tanımlamalar olmaktadır. Bu süreçte firmaların bu tanımlamayı hak etmeleri için zorlu bir süreç ve iyi bir takip mekanizmasına sahip olmaları gerekmektedir. Bu sürecin devamı niteliğinde olan sürekli olarak yeni trendler oluşturma ve yeni tespitler yapma ile süreç olumlu yönde ilerleyecektir. Markalaşma sürecinde firmalar müşteri ve ürün çizgisinde sürekli olarak düzenlemeler yapmaları gerekmektedir. Düzenlemeden kasıt ise iyi bir takip ile sürekli müşteri odaklı olmaktan bahsedilmektedir. Pazarlama anlayışları da zaten sürekli bu yönde gelişmektedir.

Pazarlama ise ürünün satışı sürecinde bütün müşteri ilişkilerini, ürünleri, kaliteyi, indirimleri, reklam ve tanıtımları içine alan geniş ve zorlu bir süreç olmaktadır. Pazarlama anlayışları sürekli olarak değişip yeni çözümler yeni yol yöntemler bulunarak daha iyiye götürülmesi hedeflenmektedir. Bu süreçte genele hitap edip mutlu bir müşteri kitlesi kurmak içinde yine markalaşma sürecinde olduğu gibi iyi bir takip mekanizmasına ve müşteri odaklı olmak gerekmektedir. Firma yapacağı işlerde bunun iyi bir takipçisi olmalıdır ki süreç olumlu yönde gelişebilsin. Pazarlamanın hedef aldığı bir ürünün müşteriye satılmasında önceki ve sonraki süreçlerin yanında o anki duygularla da ilgilenmektedir. Müşteri duyguları da bu sürecin içinde doğal olarak yer almaktadır.

Pazarlama ve markalaşma arasında ki en önemli fark zaman, değerler ve duygular bütünlüğüdür. Yani pazarlamaya bakıldığı zaman daha kısa süreçleri ifade edebilir fakat markalaşma daha uzun süreçleri kapsayan müşteri değer ve duygularını ifade edebilir. Yani bir marka dendiği zaman akla bazı şeyler gelir. Örneğin Mercedes dendiği zaman konfor akla gelir. Pazarlama ise ne kadar sürekli olsa bile belli bir zaman dilimini ifade eder. Pazarlama markalaşmaya giderken aslında bir araçtır. Diğer yönden pazarlama o anki duyguları ifade ederken markalaşma ise uzun sürede oluşan değerleri ifade eder. Bu değerler güvenilirlik, sadakat vs. gibi değerler olabilir. Markalaşma uzun süreçlerin sonunda oluşturulan değerleri ifade ederken pazarlama daha küçük kapsamlı süreçleri ifade eder.

Bu süreçte ikisi de birbirini tamamlayan öğelerdir. Pazarlama olmadan markalaşma olmaz. Markalaşma iyi bir pazarlamanın bir ödülü olarak nitelendirilebilir. Örneğin bir firmanın müşteri odaklı olması ile yaptığı mantıklı bir pazarlama hamlesi onu markalaşma sürecine bir artı daha atacaktır. Bu artılar değişik öğelere bağlı olarak artacaktır. Bunun yanında bir diğer örnek ise güvenilirlik bir artı daha ekleyebilir. Günümüzde online ortamların gelişmesi ile birlikte satışlar bu ortamlardan yapılmaya başlandı ve bir ürünü görmeden sadece resmine ve belli başlı özelliklerine satın alınmaya başlandı. Bu süreçte müşteriye beklemediği bir durum gösterilmemeli ve güvenilir bir yapıya sahip olunmalıdır.